16 Mayıs 2017 Salı
ZARFLAR(BELİRTEÇLER)
Zarflar 5'e ayrılır ;
- Durum (Hal) Belirteci
- Zaman Belirteci
- Yer – Yön Belirteci
- Azlık – Çokluk (Miktar) Belirteci
- Soru Belirteci
1. DURUM (HAL) ZARFI
Eylemleri ve eylemsileri durum yönünden belirten sözcüklerdir. Eylemlere ve eylemsilere sorulan “Nasıl?” sorusunun cevabıdır.
Küçük çocuk, koşarak yolun sonundaki evine gitti.
Bu cümlede, “koşarak” sözcüğü, “gitmek” eyleminin nasıl yapıldığını belirttiğinden durum zarfıdır.
2. ZAMAN ZARFI
Eylemleri ve eylemsileri zaman yönünden belirten sözcüklerdir. Eylemlere ve eylemsilere sorulan “Ne zaman?” sorusunun cevabıdır.
Babam, yarın Ankara’ya gidecekmiş.
Bu cümlede “yarın” sözcüğü “gitmek” eyleminin “ne zaman” yapıldığını belirttiğinden, zaman zarfıdır.
3. YER – YÖN ZARFI
Eylemleri ve eylemsileri yer ve yön ilgisiyle tamamlayan sözcüklerdir. Eyleme, eylemsiye sorulan ve ek almadan “Nereye?” sorusunun cevabı olan şu sözcüklerdir. aşağı, yukarı, içeri, dışarı, ileri, geri, öte, beri
Yaşlı kadın, kapıyı açmak için aşağı iniyordu.
Bu cümlede “aşağı” sözcüğü “inmek” eyleminin “hangi yöne doğru” yapıldığını belirttiğinden, yer-yön zarfıdır.
4. AZLIK – ÇOKLUK (MİKTAR) ZARFI
Eylemleri, eylemsileri, sıfatları, adlaşmış sıfatları ve belirteçleri miktar yönüyle belirten sözcüklerdir. Azlık-çokluk belirtecini bulmak için ilgili sözcüğe “Ne kadar?” sorusu sorulur.
Sıkça kullanılan miktar belirteçleri şunlardır: az, çok, fazla, pek, azıcık, biraz, oldukça, daha, en…
Onunla bu konuyu çok tartıştık.
Bu cümlede “çok” sözcüğü “tartışmak” eyleminin “ne kadar” yapıldığını belirttiğinden, azlık-çokluk zarfıdır.
5. SORU ZARFI
Eylemleri soru yoluyla belirten sözcüklerdir.
Çanakkale gezisi nasıl geçti?
Bu cümlede “nasıl” sözcüğü “geçmek” eyleminin “nasıl” yapıldığını soru yoluyla belirttiğinden, soru belirtecidir.
KİTAP ÖNERİSİ
Çalıkuşu,Reşat Nuri Güntekin tarafından 1922 yılında yazılmış bir romandır.Türk edebiyatının en sevilen klasik eserleri arasında yer alır.Ağırlıklı olarak Anadolu'da geçen ve arka planda Osmanlı'nın son yıllarını anlatan bir romandır.
FİİLİMSİ
Özellikleri:
- Eylemlerden türetilirler.
- Olumsuzluk eki (-me, -ma) alabilirler.
- Fiillerin aldığı “fiil çekim eklerini” yani şahıs ekleri, haber ve dilek kiplerini alamazlar.
- Yarım yargı bildirir, yan cümlecikte yüklem olurlar. Yan cümlecikte özne, tümleç gibi öğeler bulunabilir. Geçişli olanlar nesne de alabilirler.
- Cümlede ad soylu sözcük (ad, sıfat, zarf) gibi görev yaparlar.
Fiilimsiler; isim-fiil, sıfat-fiil ve zarf-fiil olmak üzere üçe ayrılır:
1. İsim-Fiil (Mastar)
Fiillere getirilen “-ma, -me, -mak, -mek, -ış, -iş, -uş, -üş” ekleriyle yapılır. Bu ekleri, aklımızda daha kolay kalması için “-iş,-me,-mek” veya “-ma,-ış,-mak” şeklinde kodlayabiliriz. Bu ekler fillere gelerek onları cümle içinde “isim” yaparlar. İsim-fiiller, fiillerin isim gibi kullanılabilen şekilleridir.
Örnek
» Onunla tanışmayı ben de istiyorum.
» Şiir okuyuşuna herkes hayran kaldı.
» Balık tutmak bir yetenek işidir.
2. Sıfat-Fiil (Ortaç)
Fiillere getirilen “-an (-en), -ası (-esi), -maz (-mez), -ar (-er), -dık (-dik / -duk /-dük), -acak (-ecek), -mış (-miş / -muş / -müş)” ekleriyle yapılır. Bu ekleri, aklımızda daha kolay kalması için “-an,-ası,-mez,-ar,-dik,-ecek,-miş“ şeklinde kodlayabiliriz. Çoğu zaman sıfat görevinde kullanılırlar. Varlıkları niteledikleri için sıfat, yan cümlecik kurdukları için de fiil sayılan kelimelerdir.
»Yaralanan yolcular hastaneye kaldırıldı.
» Bu kırılası ellerinle mi vurdun minicik yavruya?
» Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç.
3. Zarf-Fiil (Bağ-Fiil, Ulaç)
Fiillere getirilen “-ken, -alı (-eli), -madan (-meden), -ince (-ınca / -unca / -ünce), -ip (-ıp / -up / -üp), -arak (-erek), -dıkça (-dikçe / -dukça / -dükçe / -tıkça /-tikçe / tukça / -tükçe), -e… -e (-a… -a), -r… -maz (-r… -mez), -casına (-cesine), -meksizin (-maksızın), -dığında (-diğinde / -duğunda / -düğünde / -tığında / -tiğinde / -tuğunda / -tüğünde)” ekleriyle oluşturulan sözcüklerdir. Birleşik bir cümlede iki cümleyi bağladıkları için bağlaç; özne, nesne, tümleç aldıkları için fiil sayılan kelimelerdir. Bağ fiillere “ulaç” da denir. Çekim ekleri almazlar. Cümlede zarf olarak kullanılırlar.
» Dereyi görmeden paçaları sıvama.
» El, elin eşeğini türkü çağırarak arar.
» Kol kesilirken parmak acımaz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)